Görüntüleme ve Teşhis

Erken Teşhisin Önemi

Meme kanseri, kadınlar arasında en sık görülen kanserler olmakla birlikte, memenin anatomik yerleşiminin vücudun dışında olması, her an kolayca muayene edilebilir olması, taramaların ucuz ve zahmetsiz olması gibi avantajlarla , erken teşhis de çoğu zaman bir o kadar kolaydır. Teknolojide pek çok yeniliğin hızla yayıldığı günümüzde, kendi kendine meme muayenesi, mamografi ve meme ultrasonografisi eşliğinde muayene hiçbir zaman önemini yitirmemiştir.

Erken Teşhisin Yöntemleri

Kendi kendine meme muayenesi için, belirlenmiş uluslararası bir standart muayene şekli ve dönemi yoktur. Ancak, toplumsal uyanıklığın sağlanması için, adet gören kadınlarda her adetin başladığı günden itibaren 10.gün (meme muayenesi için 7-10.günler en ideal günlerdir), adet görmeyen kadınlarda ise her ayın 10’u, kadının kendi bedenine ilgiyi yüksek tutması için uygun günlerdir. Meme Okulu ile “Her ayın 10’u, 10 dakika” sloganı rehberliğinde tüm kadınlarımızı her ay kendi kendini meme muayenesine davet ediyoruz.

Çizimlerle Kendi Kendine Muayene: “Her Ayın 10’u , 10 Dakika”

1. Her iki kolunuz serbestçe yanlarda

Her iki kolunuz serbestçe yanlarda

2. Kollarınızı yukarı kaldırdıktan sonra veya her iki kolunuz başınızın arkasında

Kollarınızı yukarı kaldırdıktan sonra veya her iki kolunuz başınızın arkasında

1. Bir kolunuz başınızın altındayken, elinizin üç orta parmağının yastık bölümleriyle

Bir kolunuz başınızın altındayken, elinizin üç orta parmağının yastık bölümleriyle

2. Küçük dairesel hareketler çizerek

Küçük dairesel hareketler çizerek

Peki Nasıl Muayene?

Memenin kendi kendini muayenesi iki parçadan oluşur, birinci kısımda ayna karşısında her iki elini beline sonra kolları yukarı vaziyete getiren kadının, her iki meme derisi ve meme başında değişim olup olmadığını kontrol etmesi gerekir. Meme başlarında daha önceden görülmeyen bir çekilme, meme başında egzema benzeri kabuklanma, memenin tamamında veya bir kısmında portakal kabuğu şeklinde görünüm izlenmesi, bir memenin diğerine göre asimetrik hale gelmesi veya tüm bunların dışında memede daha önce bulunmayan bir farklılığın izlenmesi, meme kanseri konusunda işaret olabilir. Ancak bilinmesi gereken tüm bu bahsi geçen değişiklikler, yüzde yüz meme kanseri işareti değildir. Ancak, hekime başvurmak konusunda ciddi bir fırsata işaret eder. Muayenenin ikinci kısmında, kadının kolunu ayaktayken başının üzerine kaldırması ve karşı elinin 2.-3.ve 4. parmaklarının ilk 2 boğumunu kaygan vaziyetteki meme derisi üzerinde, memenin çevresinden merkeze yani meme başına doğru bastırması istenir. Son aşamada da vücudu kaygan vaziyette olan kadının yatar vaziyette ve bir kolu başının altındayken, karşı memeyi meme başından dışarı doğru daireler şeklinde muayene etmesi istenir. Memeye dokunarak muayene sırasında beklenen; bir hamur topağı içerisinde, bir fındık tanesi veya olağan dışı bir sertlik ve kitle hissini kadının fark etmesidir.

Kendi kendine meme muayenesi, kadınlar tarafından uygulanabilen en etkili erken teşhis araçlarından biridir. Ancak hiçbir zaman tek başına yeterli değildir.

Mamografi ve Ultrasonografi

Mamografi

X ışınları aracılığı ile memede meme kanserine işaret edebilen, küçük kireç birikimlerini tespit etme amacıyla uygulanan etkin bir toplumsal tarama yöntemidir. Memesinde kitle olsun olmasın her kadın 40 yaştan itibaren, kendisini takip eden meme hastalıkları uzmanı tarafından belirlenen program dahilinde mamografi ile değerlendirilmelidir. Ailesel riski yüksek olan kadınlarda ve hekim uygun gördüğü takdirde, mamografi çekim yaşı 40 yaş altına alınabilir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığımız, 49 yaş ve üzeri her kadının 2 yılda bir defa mamografi ile değerlendirilmesi gerektiğini önermektedir. Ancak bu öneri, ailesel riski bulunmayan, meme için yapılan önceki tetkiklerinde bulgu saptanmamış ve düzenli kendi memesini muayene eden kadınlar için geçerlidir.

Ultrasonografi

Dünyada meme cerrahları tarafından da yaygın bir şekilde manipülasyon amacıyla da kullanılan, ultrasonografi, bir tarama aracı olmayıp, acısız ve ağrısız bir yardımcı muayene yöntemidir. Ayrıca memede tespit edilen lezyonlara yapılacak hemen her girişim ultrasonografi eşliğinde yapılması önerilmektedir. Mamografi gibi bir kısıtlı kullanım alanı yoktur, sıkça uygulanabilir. Ancak, mamografiye bir alternatif değildir. Bilinmesi gereken en önemli nokta, memeye yapılacak her cerrahi girişim ve biyopsi işlemi ultrasonografi veya diğer bir görüntüleme aracı eşliğinde uygulanması gerektiğidir. Ultrasonografi eşliğinde yapılan her türlü işlemin hastayı “doğru yöne ve doru tanıya” ulaştırdığı, bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Klinik (Doktor Tarafından) Meme Muayenesi

20 yaş ve üzeri kadınlarda hastanın aile öyküsü ve diğer risk faktörlerine göre değişmekle birlikte 1 ile 3 yıl arası periyotlarla doktor tarafından muayene edilmesi gerekmektedir.